Geçtiğimiz gün Türkiye’nin ikinci çeyrek büyüme rakamları açıklandı. Yapılan açıklamada Türk ekonomisinin yüzde 7 büyüdüğü ifade edildi. İşte bu rakamı görünce endişe ettim ve “Eyvah başımıza gelecek var” dedim. Demez olaydım…Büyüme rakamlarının ardından Türkiye Eylül ayına zam furyasıyla girdi. Kış aylarını bize zehir edecek, geceyi karanlığa boğacak, ev ve iş yerlerini soğutacak haberler BOTAŞ ve EPDK tarafından peş peşe açıklandı.
Türkiye ekonomisi yüzde 7 büyümüş. Soruyorum bu büyümeden dar gelirli, orta direk, esnaf, işçi, emekli ne kadar pay aldı. Türkiye nüfusunun yüzde 70’ini oluşturan kesimin gelirleri arttı mı gerçekten? Geçen yıla göre yüzde bilmem kaç kat büyüyen fabrikatörlerle, para babalarıyla siz bu halkı sanırım eşit büyüdü sanıyorsunuz. Enflasyonu artırmak için düğmeye basan şirketler, geçen yıl 100 TL olan bir ürünü fahiş zamlarla 300-500 liraya satarak rekor büyüme rakamlarına ulaştılar diye herhalde Türkiye ekonomisinin gerçekten büyüdüğünü sandılar.
Büyümeden bizim payımıza düşen de doğalgaz ve elektriğe zam oldu. Yapılan zam oranlarını yazmak bile korkutucu. Halkı karanlığa mahkum eden, kışı da donarak geçirin diyor adeta. Marttan bu yana konutlarda yapılan doğalgaz zam oranı yüzde 82. Sanayi ve iş yerlerinde bu rakam yüzde 200’leri buluyor. Yani geçtiğimiz yıl 1000 TL doğalgaz faturası ödeyen bir konut abonesi bu yıl 1800 TL ödeyecek. Üstelik yüzde 80 oranında destek verdiklerini ifade ediyorlar. Yahu yük oluyorsak size bizi vatandaşlıktan çıkarın, kimse benim faturama yüzde 80 destek olmuyor. Hadi oradan. Sayenizde tezek yakarak ısınmaya çalışacağız.
Elektrik zammına çok fazla değinmiyorum bile. Çünkü şahsen ben akşamları ışık yakmıyorum, karanlıkta yaşamaya alıştım. Benim gibi bir çok hane de gece elektriğini kesmiş durumda. Bundan sonra TV’de izlemeyiz bilgisayara da açmayız, telefonu da evimizde şarj etmeyiz böylelikle tasarruf etmiş oluruz. Buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi için de elbet bir çözüm buluruz tasalanmayın siz sayın hükümet ve kurum temsilcileri.
Bakın bu zamları yurt dışı sektör fiyatlarındaki artış olarak izah edebilirsiniz kendinizce. Ancak bunu kitlelere anlatamayacaksınız hiçbir zaman. Bu yaptığınız son zaman önce sanayi ve üretimi vurur, ardından enflasyon olarak yansır, işsizliğe dönüşür. Siz bu işe çözüm bulmazsanız, halk sandıkta sağlam bir çözüm bulur merak etmeyin. Benim ekonomim yüzde 7 büyümedi ancak zamlarla büyüyen Türkiye rekorları kırmaya devam ediyor.