Kim ne derse desin, CHP’nin başındaki Tek adam ders almıyor, değişmiyor ve kendisinden başka herkesi suçlamaya devam ediyor. Gazeteci Yılmaz Özdil’in yıllardır “Guguk Kuşu” dediği CHP’nin Tek Adamı Bay Kemal’in Sözcü TV’deki akıllara zarar açıklamalarını dinlemişsinizdir. Bu Bay Kemal kendi devrelerini yakmış, istiyor ki bizim de devrelerimiz yansın.
Özdil’in bu Diktatöre “Guguk Kuşu” demesinin nedeni her yenilgi sonrası, her kongre sonrası aynı nakaratı, daha doğrusu aynı yalanı tekrar tekrar söylemesidir. Guguk Kuşu da malum hep aynı nakaratı aynı tonda söyler. 12 seçimde kaybetse, 125 seçim kaybetse de CHP’nin Tek adamı değişmiyor. Kendisinden başka her şey değişiyor ama o değişmiyor. Ne değişmeye niyeti var ne de o koltuktan kalkmaya. Kendisinin bu pişkinliği delege yapısını kendisinin şekillendirmesinden.
Delege istediği gibi belirleyip, parti örgütünü kendine bağlı hale getirdiği için bu Tek adamı devirecek kimse yok. CHP içinde aday olduğu her seçimi bu zat-ı muhterem kazanır. Mezarından kalkıp Gazi Mustafa Kemal Atatürk gelse bu ülkede yüzde 99’la seçim kazanır ama CHP’nin Genel Başkanlığını bu delege yapısıyla kazanamaz. Buna güvenen Bay Kemal bunun rahatlığını yaşıyor. Nasıl olsa örgüte kendisine hesap soran yok, parti seçmenini de Erdoğan nefretiyle kandırarak kendi üzerinden uzaklaştırıyor.
12 seçim kaybeden, çıkıp her mağlubiyetten sonra başarılı olduğunu, 0,1 puanlık artışı bile büyük başarı olarak satan Bay Kemal’in bu tavırlarına alıştık da hakaret dili, insanlarla alay etmesi artık kabul edilir değil. Diktatör Bay Kemal artık seçmene de hakaret ediyor. Kendisini neden o seçmenin oyunu alamadığını sorgulamayıp, yine seçmen suçlu, yine parti suçlu, yine MYK suçlu, parti örgütleri suçlu. Hatta masadaki ortakları da suçlu ama kendisi hep masum, kendisi hep başarılı, kendisi hep siyaset dehası.
Bu şahıs, 2019 yerel seçimlerini bile başarılı olarak sundu. Bunun nedeni de Ankara ve İstanbul’un kazanılmasıydı. Yahu o seçimde Cumhur İttifakı oyu yine yüzde 52. Ankara’da Mansur Yavaş zaten daha önce çok küçük bir oy farkıyla kaybetmişti, o gün karşısında Ankaralı olmayan bir aday vardı ve kazandı. İstanbul’a gelince ilk seçimde patates-soğan siyaseti etkili oldu buna rağmen fark 17 bindi, ikinci seçimde mağduriyet siyaseti sonucu belirledi. Bu Bay Kemal dolayısıyla bizleri kendi yalanlarına inandıramıyor, ama parti içerisinde her defasında bunları dolmalık biber gibi yiyen çok sayıda kişi var.
Bakın bu pişkin Tek Adam o partinin durduğu sürece, 12 değil 120 seçim olsa da CHP seçim kazanamaz. O değişince iktidar değişir mi peki? Bunu bilemeyiz ancak değişimde her zaman fayda vardır. Değişim için “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir” diyen bu zat-ı muhterem o koltuktan kalkmadıktan sonra CHP’nin parti oyu sabah yüzde 25-akşam yüzde 25. Sözün özü Kılıçdaroğlu’nda değişen bir şey yok, yıllardır hep aynı nakarat.