Öncelikle 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçim sonuçları ülkemize ve milletimize hayırlı olsun. Türkiye bir seçimi daha kazasız, badiresiz birkaç lokal olay haricinde sorunsuz şekilde atlattı. Seçmen iradesi 14 Mayıs’da TBMM seçimlerine, 28 Mayıs’da ise 2.Tur seçimiyle Cumhurbaşkanlığı’na yansıdı. Yaklaşık 2 ay süren seçim propaganda dönemi kapandı. Şimdi gündem de olan iki konu var, iktidar cephesinde yeni oluşturulacak Bakanlar Kurulu, Muhalefet cephesinde ise istifa söylemleri ve kongre süreçleri.
YSK Başkanı Ahmet Yener’in resmi açıklamasıyla 2.Tur da Erdoğan yüzde 52.18 oy alırken Kemal Kılıçdaroğlu ise yüzde 47.82 oy oranına aldı. Bu sonuç bize bir kez daha gösterdi ki Türkiye’de seçim Erdoğan sahaya inene kadardır. Erdoğan sahaya inince sonuç bellidir, oranlar netleşir. Muhalefet penceresinden bu tablo acı da olsa gerçektir. Dünya siyaset tarihinde 21 yıldır girdiği her seçimi kazanan başka bir lider öyle zannediyorum ki yoktur. Demokrasiyle yönetilen hiçbir ülkede girdiği her seçimi kazanan başka bir isim yoktur.
Erdoğan 5 yıllık görev süresini tamamladığı vakit Türkiye’nin 26 yılını yönetmiş bir lider olacak. Yani bir ülkenin çeyrek asrına yön veren mutlak bir güçten söz ediyoruz. 1994 Yerel seçimlerinde İstanbul adaylığı dahil tam 17 seçimde rakiplerine karşı birinci gelmek olağanüstü bir durum. Erdoğan adeta yenilmez bir komutan, seçim kazanma sihirbazı. Seçim sonrası Batılı medya kuruluşlarının da Erdoğan’ı bu şekilde lanse ettiğini görünce sözümüzün gerçekliğine olan inancımız artıyor.
Bu seçimde Erdoğan rakiplerine karşı kozlarını iyi kullandı. Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu da kaybetmek için üst üste hatalar yapınca sonuç belli oldu. Evet Kemal bey çok çalıştı ancak onun performansı karşısındaki güce yeterli gelmedi. Erdoğan’a karşı daha önce 10 kez seçim kaybeden Kılıçdaroğlu’nun aday olması, Erdoğan’ın en çok istediği konuydu. Nitekim Erdoğan’ın bu beklentisi gerçek olunca, rakibini kendi seçti, üstünlük kurdu, üstelik bu sefer 14 gün arayla iki kez mağlup etti.
Seçim kampanyası döneminde Erdoğan sert bir üslup kullanmıştır bu doğru. Ancak onun siyaset tarzı bu ve seçmenini konsolide etmeyi, elinde tutmayı başaran en iyi liderdir Erdoğan. Beğensek de beğenmesek de bu seçim stratejisi başarıya ulaşmıştır. Kazanan haklıdır, seçim için risk alıp bir kampanya modeli belirlersiniz ve bu model başarılı olursa kazanırsız. O zaman kazandığına göre kazanan haklıdır.
Rakibine 5 puan fark atarak yenide Cumhurbaşkanı olan Erdoğan’ı, seçim kampanyasında gösterdiği performansla gençleri cebinden çıkartan Kemal beyi, ilk tura heyecan katan İnce ve Oğan’ı, 14 Mayıs’da Seçilken tüm milletvekillerini kutluyorum. İstediği adaya Cumhurbaşkanlığını kazandıran ve Meclis çoğunluğunu 323 vekille elde Cumhur İttifakı’nı tebrik ediyorum, her iki kulvarda istediğini alamayan Millet İttifakı ve muhalefet bileşenlerini de öz eleştiri yapmaya davet ediyorum. Umarım dünyanın gelecek vizyonunu Türkiye belirler…