Pandemi süreci hayatımızı o kadar etkiledi ki, bugün çok belli olamasa da yarın en büyük sıkıntıyı yaşayacağımız konulardan birisi eğitimde yaşanan kesintiler. Çünkü gerek öğrenciler gerekse eğitimciler tam bir muallakta. Yarın ne olacak kimse bilmiyor. Bugün topal ördek misali uzaktan eğitim ile öğrenciler derslerini almaya çalışsalar da sürecin ne kadar etkili olacağını kimse bilmiyor.
*
Yıllarca eğitimin yap-boz tahtasına dönemsinden dem vurduk. İnanın şu anda o yap-boz tahtası dönemini bile özler olduk. Öğrencilerin kafası karışık, öğretmen ve idarecilerin kafası karışık, velilerin kafası karışık. Şu anda yap-boz tahtasının çok ötesinde bir vakayla karşı karşıyayız. Bizi sevdiklerimizden, ailemizden, işimizden, hatta ekmeğimizden uzak kalmak zorunda bırakan bu Korona illeti, geleciğimizin teminatı çocuklarımızın, öğrenci kardeşlerimizin hayatlarına da adeta balta vurdu.
*
Öyle bir balta vurdu ki bu süreç, sürekli yüz yüze eğitimin başlayacağı gün tehir ediliyor. Pazartesi günü okullar normal eğitime geçecek diyorsun, vakalar bir fırlıyor, ertesi gün kapanıyor. Bir ay sonrasına tarih veriyorsun, sonra o da yalan oluyor. 2 gün okul, 3 gün uzaktan eğitim diyorsun, ama bakıyorsun evdeki hesap koronaya uymuyor. İşte bu yüzden yeni dönemin başında öğrencilerin, velilerin, öğretmenlerin kafası allak bullak oldu. Normal hayatta bile sosyalleşmeden geri kalmayan gençler, okul açıldığında sosyal mesafe kuralına ne kadar uyacak ki? Çok yakın temasta iki kişide maske olsa ne yazar?
**
Devletimiz bu süreci öğrenciler eğitimlerinden geri kalmasın ve öğrenim hayatlarını sürdürsünler diye uzaktan eğitim modeliyle sürece çözüm bulmaya çalıştı. Sağolsunlar bir şekilde süreç bu zamana kadar geldi. Ama uzaktan eğitim de bizim sorunumuza çare değil? Çünkü bu sefer sıkıntı olan şey teknoloji. Hadi Büyükşehirlerde, şehir merkezilerinde internet var, peki ya ücra köşelerde, köylerde, internetin çekmediği ve dahi olmadığı yerlerde yaşayanlar* İnternetin olupta maddi gücünüz yetersiz olduğu için kullanamayanlar aileler ne olacak? Peki bunu da aştık diyelim her evde bilgisayar, tablet mevcut değil ki? Bakanlık 500 bin tablet öğrencilere ulaştırma kararı aldı? Bu sayı ne kadarına yetecek ki? Her evde tek öğrenci olsa sorunu yine bir şekilde aşarsın ama 3-4 ve daha fazla çocuklu aileler ne yapacak? Ders saatleri aynı vakte gelen öğrencilerin evlerinde tablet-bilgisayar, akıllı telefon kavgaları yaşanıyor. Üstelik anne-babası çalışan öğrencilerin ders takipleri de ayrıca bir muamma?
*
Kısacası her konuda olduğu gibi bu konuda da kafamız karma karışık. Şu an yarı yıl tatilindeyiz ve Şubat döneminde yüz yüze eğitimin başlaması planlanıyor. Ancak başlar mı, hadi başladı yeniden iptal olur mu bilmiyoruz? Ne yazık ki eğitim süreci şu anda elimizde patlamaya hazır bir bomba ve bu illet başımızdan bir an evvel gitmezse, eğitimsiz bir nesle bedel olacak…