Başlıkta hiçbir anlam ifade etmeyen ikileme bana ait değil, bir Milletvekili tarafından kullanılan bir ifadedir. AK Parti Darıca kongresinin önüne geçen İstanbul Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı’dan söz ediyorum. Bilmeyenler için hatırlatmakta fayda var Ahmet bey, sosyal medyanın trol sayfalarından “Yeliz”in sahibidir. Bunu da TBMM’de yanlışlıkla canlı yayın açtığı zaman Türkiye öğrendi. Ahmet bey ya da “Twitter Yeliz”, Darıca kongresinde muhalefete oldukça ağır ithamlarda bulundu. Meral Akşener için “Matmazel”, CHP için “Fetö’nün bakıcısı “sözleri dikkat çekti, en çok konuşulan ise İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu için defalarca “Horolop şorolop” demesi oldu. Bir anlam ifade etmiyor bu ikileme, küçümseme manası taşısa da Milleti temsil eden bir vekile yakışmayan bir konuşma tarzı. Siyasetin dili bu olmamalı, siyasetçi böyle olmamalı. İmamoğlu’nu sonuna kadar eleştir, CHP’yi sonuna kadar eleştir, ama siyasetin dili horolop şorolop olmamalı diye düşünüyorum. Konuşmanın içeriğine değinmiyorum bile, çünkü bu dil siyasette gerilimin, ötekileşmenin, tarafgirliğin dili. Ne yazık ki bu dili muhalefet de kullanıyor, iktidar da…Yazık gerçekten çok yazık..Ahmet bey yoğun bir basın ilgisini görünce kongrenin önüne geçip şov yapmak istedi herhâlde ki üstüne basa basa bu tarz ifadeler de bulundu. Başarılı da oldu zaten kendisi. Biz bu ifadelerine haberlerimizde yer vermedik, çünkü gerek yok okuyucuyu yormaya. Cumhurbaşkanı siyaset üretirken, hizmet üretirken ne yazık ki vekillerde Horolop Şorolop siyaset üretiyor…İşte Türkiye’nin özeti
Karaosmanoğlu’nu özledim…
Bu cümleyi kurduğuma ben de inanamıyorum. Çünkü eski Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’nun ilk dönemini çok başarılı, ikinci dönemini orta derece üçüncü dönemini ise başarısız olarak bir gazeteci olarak bu cümleyi kurduğum için ben de şaşkınım. İnanın pasif olarak nitelediğim üçüncü dönemini bile arıyorum. Çünkü şuna eminim artık Belediyecilik, Belediye yönetmek bir sanat bir meslek olduğuna kanaat getirdim. Belediyeciliği bilmeyenlerin “kervan yolda dizilir” hesabı staj yaparak Belediyeciliği öğrenmesi zor ve meşakkatli. İbrahim Başkanı özlememdeki erekçe şu toplu ulaşımda yakta yolcu meselesi. Haberlerimizde de belirttiğimiz gibi Kocaeli’de Minibüsçüler Oda Başkanı’na bir Allahın kulu söz geçiremedi, hezeyanlarda bulunan şahıs istediğini aldı ve Pandemi kurulundan serbestlik kazandı. Oysa ki aynı kişi geçmiş de ücretsiz taşıma bedelleri yatmazsa yolcu taşımayacaklarına dair aba altında sopa göstermiş, racon kesmişti. Dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu da racona racon yaparak, “Alırım 500 tane daha otobüs. Vatandaşımın sorununu ben çözerim. Eğer minibüsçüler yönetmeliğe uymazsa kendi ekmeğiyle oynar. Bunun adı kendi ekmeğine ayak basmaktır. Ben 12 yıl otobüs almadım. 50 tane aldım; baktım sorun çözülmedi. 240 tane daha aldım.” Diyerek gider yapmıştı. Ondan sonra da bu şahıs lafını yemek zorunda kalmıştı. İşte ben böyle gerektiğinde masaya yumruğunu vuracak, had bildirecek, söz geçirecek siyasetçiyi özledim.