Türkiye’de bir yargı kararı ile yine her şey ters yüz oldu.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun YSK Üyelerine yönelik sözleri nedeni ile hapis cezası alıp, siyasi yasaklı durumuna düşmesi, tüm dengeleri alt üst etti.
Cumhur İttifakı’na karşı kurulan altılı masada bir aday sorunu vardı ve son süreçte CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ismi ön plana çıkmıştı, İYİ Parti’nin tüm itirazlarına rağmen altılı masa da artık Kılıçdaroğlu aday olarak benimsenmeye başlanmıştı.
2023 seçimlerinin sıradan bir seçim olmayacağı açıktı, muhalefet ilk kez kendisini iktidara bu kadar yakın görüyorken, ekonomik sıkıntılar, 20 yıllık AK Parti iktidarının yıpranmışlığı, başka şeylerinde söylenmesini sağlamıştı.
CHP’de büyük kesimin adayı doğal olarak genel başkandı.
Meral Akşener’in bu durumdan rahatsızlığı biliniyordu, hatta üç gün önce ‘Ekrem İmamoğlu’nun adaylığını destekleriz’ demişti.
Sonra ne olduysa, çokta anlamlandırılamayan bir yargı kararı çıktı, Ekrem İmamoğlu ceza aldı ve neredeyse tüm muhalefet İmamoğlu’nun arkasında kenetlendi, tek vücut oldu.
Oyun kurucular sağlam bir işçilik yapmış, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bu karar açıklanırken Berlin’e gidiyor, Meral Akşener İstanbul’a İmamoğlu’nun yanına geliyor, kararı beraber protesto ediyorlar, kitlelere beraber sesleniyorlar.
Hele bir de o sarılma var ki, sanırsınız ana-oğul.
Hiçbir zaman kabul etmediğim bir söylem var, ‘Ülkem adına bazı ellerin, bazı durumları dizayn ettiğini, onların planlarına göre Ülkem de siyasetin şekil aldığı’ gibi bir iddia vardır.
Bu iddia sahipleri, 25 yıl önce İBB Başkanı iken sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da benzer şekilde hapis cezası alıp, yasaklı olduğunu, şimdi de aynı ellerin İmamoğlu’nu ön plana çıkardığını ifade ediyorlar.
Benzer şeyler mi bilmiyorum, bir tarafta ideolojik duruş sergileyen ve ideolojisi ile örtüşen şiirden dolayı ceza alan bir isim, diğer tarafta ‘hakaret’ davası...
Sonuç olarak şöylesi bir benzerlik var, Türkiye’de ciddi bir kesim Ekrem İmamoğlu’nun haksızlığa uğradığını, mağdur edildiğini düşünüyor, yeni bir kahraman yaratılmış durumda.
Büyük ihtimalle altılı masa İmamoğlu’nu aday alarak açıklar ve seçim yarışı da iyiden iyiye kızışır.
Olayın diğer tuhaf yanı ise, düne kadar her alanda, her ortamda asıl sorunumuz ekonomi idi.
Halk’ın gerçek ve tek gündemi, geçim sıkıntısı idi, EYT, asgari ücretti, ama bu tartışmalı yargı kararı sonunda, hemen herkesin gündemi siyaset ve Ekrem İmamoğlu oldu.
Haziran ayında yapılması planlanan seçimlere kadar daha ne sürprizler, ne bombalar göreceğiz bilinmez.
Bilinen ve görülen tek şey, bu seçimler çok şeye gebe…