Gebze'yi il yapmamak haksızlık olur
Levent Altun
Türkiye’de il sayısının 100’e çıkarılması gündeme gelince, yıllardır il olmayı bekleyen ilçelerde doğal olarak büyük bir beklenti oluştu.
Bugüne kadar il olma kriterleri nasıldı, ne şekilde uygulandı tartışılır.
Bazı ilçelerin nasıl il yapıldığı da tartışılır. Herkes biliyor ki bazı ilçelerin il yapılması siyasi kararlarla oldu.
Peki bu haksızlık değil mi?
Gerçekten il olmayı hak eden ve il olması gereken ilçeler siyasi kararlarla il yapılmazken, hem nüfus hem ekonomik hem de il olmayı gerektiren kriterlerin yakınından bile geçmeyen ilçelerin il yapılması hem ülke ekonomisine zarar hem de sonraki yıllarda emsal teşkil edecek kararlar açısından çifte standart teşkil ediyor.
İl olması için ilçelerde aranan kriterlerden birisinin en az 100 bin nüfus diğerinin de, bağlı bulunduğu il merkezine en az 30 kilometrelik mesafe olması gerektiği belirtiliyor.
Bu kriterlere uyan Türkiye’de onlarca ilçe var, zaten isimleri de ‘il olması beklenen ilçeler’ sıralamasında yer alıyor. Oysa bir ilçe var ki, il olma kriterleri açısından tüm rakiplerine açık ara fark atmasına ve en çok hak etmesine rağmen ne yazık ki listelerde yer almıyor!
Kocaeli şehir merkezine 50 kilometre mesafede bulunan Gebze, nüfus olarak Kocaeli’nin merkez ilçesi İzmit’ten daha fazla nüfusa sahip.
Kendi nüfusu 410 bin olan Gebze, daha önce belde olarak kendisine bağlı olan Darıca, Çayırova ve Dilovası ile birlikte toplam 836 bin nüfusa sahip. Bu nüfus ile değil il olmayı, Büyükşehirli il olmayı bile hak eden Gebze sadece insan potansiyeli olarak değil ekonomik, teknolojik potansiyeli ve gücüyle de Türkiye’nin göz bebeği durumunda.
Gebze’nin nüfusu Türkiye’deki 55 ilden daha büyük durumda. Böyle bir ilçeyi il yapmamak haksızlık değil mi?
10 organize sanayi bölgesi, 10 liman, serbest bölgeler, teknoparklar, üniversite, Bilişim Vadisi, TÜBİTAK gibi dev kuruluşların olduğu Gebze, Türkiye ekonomisinin de can damarı.
Ülke ekonomisine giren her 100 liranın 10 lirasının Gebze’den kazanıldığını biliyor muydunuz?
Peki ya Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşunun 59 tanesinin Gebze’de faaliyet gösterdiğini?
Gebze’nin tek başına 65 ilin toplamından daha fazla ihracat yaptığını?
Diyeceksiniz ki, madem il olmayı bu kadar hak ediyor, neden il yapılmıyor? Gebze’de yaşayanlar Gebze’nin il yapılmasını istiyorlar ancak istemeyenler ne yazık ki daha güçlü!
Kocaeli ve İstanbul’un tam ortasında olan Gebze, her iki şehir için de altın yumurtlayan tavuk gibi!
Vergi gelirleri açısından Gebze bölgesinden toplanan vergiler ve fabrikası Gebze’de olup da vergi dairelerinin merkezi İstanbul’da olan dev şirketlerin vergileri çok ama çok fazla.
Hiç kimse de bu gelirleri kaybetmek istemiyor. Gebze’nin il olması demek, bu gelirlerin Gebze’de kalması demek.
Kocaeli’nin fiziki yüzölçümü Türkiye’nin en küçük şehirlerinden birisi. Gebze’nin de ayrılmasıyla daha da küçüleceğini ileri sürenler var. Oysa İzmit ile Gebze her yönden birbirinden kopuk iki ayrı il gibi. Gebze’nin il olmasıyla Hereke’denKartepe’ye, Kandıra’dan Karamürsel’e kadar olan geniş bir hat yine Kocaeli’nde kalmış olacak.
Gebze ise, mevcut Darıca, Çayırova ve Dilovası ilçelerine ilave olarak Beylikbağı ve Mollafenari gibi mahallelerin de ilçe olma ihtimaliyle yoluna devam edecek konuma ulaşabilir. Hatta Ağva’nın da katılma olasılığıyla Karadeniz’e de açılabilir.
Türkiye’de il olması gereken birçok ilçe var. Tarsus, Alanya, Nazilli, Akhisar, Çorlu gibi ilçeler de potansiyelleri ile il olmayı hak eden ilçeler olabilir ancak Gebze bu listenin başında olması gereken bir ilçe olmasına rağmen ne yazık ki Gebze’nin adı listelerde bile yok!
İl adayı ilçelerin çoğunun nüfusu kadar, Gebze’de sadece fabrika ve şirket var! Gebze’de sadece bir organize sanayi bölgesinin yıllık cirosu 30 milyar dolar civarında. Başka örneğe ya da kıyaslamaya gerek var mı?
Umarım buna karar verecek olanlar, kriterlerin yanı sıra ellerini de vicdanlarına koyarlar da öyle karar verirler!