Gebze Belediyesi’nin oluşturduğu arama-kurtarma ekibi, Maraş merkezli iki büyük depremde, büyük özveri ile çalıştı, onlarca canımızı enkazdan kurtardı.
AFAD’ın yetersiz kaldığı arama-kurtarma çalışmasında madencilerimiz, hatta itfaiyecilerimiz de büyük rol oynadı.
Belediyelerimiz ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının eğitimli ekipleri ve yurt dışından gelen uzman arama-kurtarma ekipleri çok önemli işler yaptı.
Gönüllü olarak bölgeye koşanlar, bilgi ve eğitim yetersizliği nedeni ile çokta yararlı işler yapamadı, hatta olumsuz etkileri olan gönüllüler bile oldu.
10 İli etkileyen büyük afet sonrası arama-kurtarma konusunda yetersizlik ortaya çıkarken, Ülkemizin deprem kuşağında bulunması ve olası Marmara deprem senaryoları vatandaşı harekete geçirdi.
Gebze’de de bir grup gönüllü, arama-kurtarma timi oluşturmak için çalışmalara başladı.
Deprem bölgesinde bulunan ve kendi yetersizliklerini fark eden ekip, önce ki gün Gebze Sivil Toplum Merkezi’nde bir araya geldi.
30 kişilik ekip, gönüllü bir arama-kurtarma ekibi kurmak için görüş alış-verişinde bulundu.
Sayıları arttırmak, daha çok kişinin bilinçlenmesi, eğitim alması ve hazır hale gelmesi için güç birliği yapılacak.
Ortaya çıkan ağırlıklı görüş, dernekleşmek ve kurumsal bir kimlik kazanmak.
Bunun yanı sıra Gebze Ticaret Odamızın bir an önce arama-kurtarma ekibi kurma kararı ve Darıca Belediyemizin bu konuda ki samimi adımları da dikkate alınarak, ortak bir çalışma için start verildi.
Gebze’nin bu geniş kapsamlı arama-kurtarma ekibinde yer almak isteyenler gazeteci Zafer Pesen ile irtibata geçebilirler.
Büyük bir felaket yaşadık ve şuan da sıcağı sıcağına atılan bu adımlar, ‘duygusal refleksler’ de olabilir ama ortada samimi bir çaba ve ciddi bir çalışma var.
Bu heyecan ve isteği canlı tutmak, bu süreçte onlarca kişinin arama-kurtarma eğitimi almasını sağlamak önemli bir iş olsa gerek.
Çünkü, bu eğitimi almış, bilinçlenmiş ve belli bir yeterliliğe ulaşmış kişiler, yarın olası bir afette, önce kendilerine ve ailelerine, sonrasında da komşularına ve çevrelerine katkı sunacak kişiler olacaklar.
Kurumların, şirketlerin, hatta STK’ların bu konuda ki duyarlılıkları ve çabaları kıymetli, Devlet de bu konuda adımlar atmalı, kuruluşlar, kurumlar ve STK’lar için arama-kurtarma ekipleri kurmayı zorunluluk haline getirmeli.
Büyük bir afet yaşadık, sürekli de yaşamaktayız ve yenilerini yaşama ihtimallimiz çok yüksek, afetler de en önemli konu da arama-kurtarma da eğitimli, yeterliliği olan kişiler.
Bu uğurda atılan her adım değerli ve anlamlı, sahip çıkmalı, destek olunmalı, hepsinden de önemlisi katılım sağlanmalı.