Hocanın, ‘bana daldan düşeni getirin’ öğretisi, komik bir fıkra gibi anlatılır, oysa ki, son derece önemli bir öğretir.
Hikayeyi bilmeyeniniz yoktur, ağaçtan düşen hocaya, hekimler, hastaneler önerilir, hoca, ‘bana ağaçtan düşeni getirin, beni en iyi o anlar’ demiş.
Hayatımızın bir parçası olan engelli bireyler için de tam olarak bu durum geçerlidir.
Hemen herkesin, bilindik tüm yöneticilerin dilindedir, ‘hepimiz birer engelli adayıyız’ vuavvv…son derece doğru bir sözdür ama bu sözü sarf edenler ne denli böyle yaşar, ne denli bu doğru ile hareket eder, hizmet üretir? İşte orası muammadır.
10-16 Mayıs tüm dünya da engelliler haftası olarak kutlanır, amaç farkındalık yaratmaktır.
Kocaeli de son yıllarda engelliler haftası da, genel anlam da engellilerle ilgili çalışmalarda maksadına uygun yapılmaktadır, özellikle Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuda ki hassasiyeti ve duyarlılığı üst düzeydedir.
Büyükşehir’in bir çok alanda ki çalışması, yaptıkları-yapmadıkları eleştirilebilir ama engellilere yönelik hizmetlerinden dolayı taraflı-tarafsız hemen herkesin Başkan Tahir Büyükakın’ıtaktir edip, alkışlaması gerekir.
Engelliye hizmet, tartışmasız topluma hizmettir.
Her bireyin engelli adayı olduğu bir gerçektir ve bu gerçekle yüzleşmeden çok kimse bu durumun farkında değildir.
2015 yılının temmuz ayında geçirdiğim kaza ve o kazanın bende bıraktığı hasar sonrasında bu konuda farklı gelişme göstermiş olabilirim.
Boynu kırılmış, ‘mucize’ diye yorumlanan bir ameliyat sonrası ayağa kalkmış, ‘yaşadığına dua et, fazlası yok, hayatını böyle yaşayacaksın’ diyen uzman hekimler, çaresizlik ve çözümsüzlüğü işaret ederken, geçtiğimiz Aralık ayında yeni bir operasyonla bir çok sıkıntıdan kurtulmuş biriyim.
Benim yaşadıklarım, hiç tartışmasız bütünüyle, ‘hikmetinden sual olunmaza’ da somut bir örnektir.
Ne sağlık, ne de varlıkla övünmeye, kibire kapılmaya hiç gerek yok, sağlığında, varlığında tek sahibi var, hiç birinin garantisi yok, herkes her an sağlığını da, varlığını da kaybedebilir, bu gerçeğe göre yaşamak, doğru yaşamaktır.
Engelli bireyin ne toplumdan, ne de yöneticilerden çok beklentisi yoktur zaten, onlara acıyan gözlerle bakmamak, her engeli olduğu gibi kabul ederek, saygı göstermek, farkında olmak yeterli, tüm hikaye bu kadar.
Şayet toplum engelli bireyleri kucaklamayı başarır, farkında olabilirse, engelli bireyler için zaten çok sorun yok, asıl emeği, çabayı gösteren engelli aileleri, özellikle de annelerdir, ben o annelerin önünde saygı ile eğiliyorum.
Peygamber efendimizin, “siz, çözümü olmayan hastalıkla, engelle yaşayan ile sağlıklı bireyin aynı şekilde değerlendireleceğini mi sanıyorsunuz” sözünü de, engelli yaşayan, böyle yaşarken, isyan etmeyen, ‘neden ben’ diye sormayanlar ve onların aileleri içinde birer müjde kabul edebiliriz.
Engelsiz bir Kocaeli adına yapılan tüm çalışmaları ve atılan adımları saygı ve taktirle takip ediyor, daha fazlası içinde adımlar bekliyoruz, çünkü engelliler için yapılan her hizmetin, toplum için yapıldığı gerçeğini biliyoruz.