Türk siyasetinde vazgeçilmez bir kültürdür seçim mitingleri. Türkiye’de çok partili siyasi hayata geçmeden önce bile miting kültürü oluşmuştu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Fırkası da, Fethi Okyar’ın kısa ömürlü Serbest Cumhuriyet Fırkası da mitinglerle kitleleri etkilemeye çalıştığı bir gerçek.
Ancak mitinglerin seçim sonucunu verip vermediği her zaman tartışma konusu olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti 100 yıllık tarihinde parti mitinglerinden bir türlü vazgeçemedi. Bugün gelişen teknolojide, sosyal medya, yaygın ulusal medya, dijital medya olanaklarına rağmen, birebir etki gösteren yüz yüze siyasete rağmen, kitle psikolojisi ve tabanı dinç tutmak için mitingler hala daha geçerliliğini koruyor.
Öyle zannediyorum ki, uzmanlarında görüşlerine katılarak ülkemizde en az 20-30 yıl daha miting kültürü havası hakim olacaktır. Mitingler tabi ki yapılsın ancak tıpkı Erzurum’da yaşlanan olaylarda olduğu gibi kimsenin canı yanmasın. Kimse kitleleri provokasyona sürüklemesin, kimse şenlik havasında geçen bu coşkulu etkinliklere gölge düşürmesin. Herkes birbirinin hakkına saygı gösterip, meşru dairede binlerle, milyonlarla mitinglerini gerçekleştirsin.
Parti mitingleri seçim sonucunu verir mi? Net bir şekilde seçimin sonucunu yansıtmaz, ancak kitleleri etkilemek ve rüzgar yakalamak için bu mitingler önemli fırsattır. Eğer sonucu verseydi, Türk siyasetinin geçmişi de çok farklı olurdu. Merhum siyasetçilerden Millet Partisi kurucusu Osman Bölükbaşı’nın o dönem en büyük mitingleri yaptığı bilinir ama bunlar hiçbir zaman sandığa yansımamıştır. Hatta bir keresinde merhum Bölükbaşı’nın “Benim mitinglerime on binlerce kişiyle destek veriyorsunuz ama oy vermiyorsunuz” şeklinde sitem de bulunduğu ifade edilir. Merhum Başbakanlardan Bülent Ecevit’in Taksim’de 1 Milyon kişilik miting yaptığı ama o seçimi kazanamadığı da ifade edilir.
Yakın tarihimizde merhum Deniz Baykal, 2007 seçimleri öncesi Ankara Tandoğan’da tarihin en büyük mitinglerinden birisini yaptı ama o seçimi AK Parti yüzde 46 kazandı. 2018’de Muharrem İnce Maltepe’de rekor miting yaptı ama seçimi 52’ye 30 sonucuyla Erdoğan kazandı. Demirel, Erbakan, Özal, Ecevit, Yılmaz, Çiller geçmiş yıllarda hep büyük katılımlı mitinglere imza attılar. Yani kısacası mitingler bazen sonucu verse de çoğu halde bir ölçüt değildir. Ama en önemli değerlendirme rüzgarın yönünü tayin etmesidir.
21 yıldır en yüksek katılımlı ve coşkulu mitingleri AK Parti ve Erdoğan’ın yaptığı yadsınamaz bir gerçektir. Anadolu illerinin yanı sıra Yenikapı ve son olarak Atatürk Havalimanı’nda yapılan miting bu anlamda Erdoğan farkını bir kez daha gösterdi. Gerçekten miting düzenleme konusunda AK Parti teşkilatları organize şekilde iyi çalışıyor.
Bundan 3 ay önce kesin gider gözüyle bakılan Erdoğan aslında tablonun da hiç de öyle olmadığını da göstermiş oldu. İstanbul’da 2 milyona yakın kişiyi toplamak kolay bir iş değil. Seçimin sonucu ne olur bilinmez, ama 20 yıldır Erdoğan için kullanılan bir ifadeyi göz ardı etmemek gerekir: “Türkiye’de seçim yarışı Erdoğan sahaya inene kadardır.” Eğer bu seçim Cumhur İttifakı ve Erdoğan’ın galibiyetiyle sonuçlanırsa bu söz tescillenmiş olur. Kazanamazsa da, muhalefet tarihi bir zafer elde ederek tarihi yeniden yazmış olacaktır.