İzmit Belediye başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in Basın danışmanı Cem Şakoğlu, neyin peşinde tam olarak anlayamıyorum. Kendisini göreve geldiği günden bugüne yaptığı çıkışlar ve basın açıklamalarıyla takip ediyorum. Tanışıklığımız yoktur, ancak görev tanımı nedir inanın çok merak ediyorum. Gazetecilik mesleğimde 16 yılı geride bıraktım, İletişim Fakültesi mezunuyum ve Basın Danışmanı ne iş yapar iyi biliyorum. Ancak Şakoğlu gibi bir Basın Danışmanlığı anlayışına ilk kez şahit oluyorum.
Siyasiler arasında rekabet gereği her zaman eleştiri vardır. İktidar muhalefet fark etmeden tüm siyasi partiler birbirlerini eleştirir. Eleştiriye cevap noktasında ise siyaseten bir muhatap düzeyi ve hiyerarşi vardır. Yani bir İlçe Başkanı açıklama yapıyorsa ona cevap verecek olan muhatap yine bir İlçe Başkanıdır ya da inisiyatif kullanarak İl başkanıdır. Söz konusu eleştirilerin muhatabı eğer Belediye Başkanı ise ona cevap verecek olanda en başta Belediye Başkanıdır. Çünkü kamuoyuna açıklama yapmak onun boyun borcudur.
İzmit AK Parti İlçe Başkanı Ali Güney, dönem dönem eleştirilerde bulunuyor. Zaman zaman Belediye meclis üyeleri de bu türden eleştiriler yapıyor. Tüm bu eleştirilerin muhatabı Belediye Başkanı Fatma Hanımdır. Ancak bu eleştirilere Fatma Hanım kulağını kapatıyor, onun adına bu misyonu üstlenen Basın Danışmanı Cem Şakoğlu veriyor. Bir kere Cem bey, siz Belediye Başkanı mısınız? Onu geçelim siz CHP İlçe Başkanı mısınız? Onu da geçelim siz CHP İl başkanı mısınız? Ya da Belediye Başkan yardımcısı mısınız? Kendinizi gündem de tutmak için mi yapıyorsunuz bu açıklamaları yoksa Fatma Hanımın talimatı mı?
Eğer siyaset yapacaksanız aday olun İlçe Başkanlığı’na her açıklamaya cevap verin. Kaldı ki sizin maaşınız İzmit halkının ödediği vergilerden karşılanıyor. Siz bu maaşı alırken siyasetçi gibi davranamazsınız. Sizin göreviniz Fatma Hanımın haberlerini yazıp servis etmek, programlarını düzenleyip takip etmek, sosyal medyasına bakmak vs vs vs…Yani kısaca basın yayın faaliyetleri. Ancak siz ne iktidar partisinin ne de Başka bir Partinin İl-İlçe Başkanının siyasi dengi, muhatabı ve ona cevap verecek kişi değilsiniz. Gülünç duruma düşüyorsunuz yeter artık…
BAKİ ÖZDEMİR’İN ARDINDAN
AK Parti İl Gençlik Kolları Başkanlığı’ndan istifa eden Baki Özdemir’in bu kararının yankıları sürüyor. Kimlerine göre Özdemir kendisi görevinden af istedi, kimilerine göre Genel merkez istifasını istedi. Bu konuda iddialar çok, söylentiler de çok. En doğrusunu Baki Özdemir ve AK Parti teşkilatı kendisi bilir. Ancak bana göre Özdemir, kendisinden beklenenleri karşılığını veremedi. Umutla seçilmişti, çünkü yıllardır Gençlik Kolları içerisindeydi, Genel merkez MKYK üyeliği yapmıştı, tecrübeliydi, birikimliydi.
Ancak Özdemir bu özelliklerine rağmen her şeyden önce kendisinden önce bu görevi yapan Emre Kahraman’ın gölgesinde kaldı. Kendisi mi çalışamadı, teşkilatlar mı çalıştırmadı mı bunu bilemiyorum. Kimileri parti içinde onu çok sevdi, kimileri iyi anlaşamadı. Gerçek şu ki yeni yaş gününde, görev süresin de bir yılı doldurduğu bir vakitte Özdemir kenara çekildi. Geriye ise kendisinden öncekiler gibi unutulmaz izler bıraktığını söylemek ise doğru olmaz. İktidar partisinde Teşkilat başkanlığı yapmak kolay değil, hele ki şu dönemde hiç de kolay değil. Özdemir’e, bana göre bu süreçte bu gömlek bir beden bol geldi.
Siyasiler arasında rekabet gereği her zaman eleştiri vardır. İktidar muhalefet fark etmeden tüm siyasi partiler birbirlerini eleştirir. Eleştiriye cevap noktasında ise siyaseten bir muhatap düzeyi ve hiyerarşi vardır. Yani bir İlçe Başkanı açıklama yapıyorsa ona cevap verecek olan muhatap yine bir İlçe Başkanıdır ya da inisiyatif kullanarak İl başkanıdır. Söz konusu eleştirilerin muhatabı eğer Belediye Başkanı ise ona cevap verecek olanda en başta Belediye Başkanıdır. Çünkü kamuoyuna açıklama yapmak onun boyun borcudur.
İzmit AK Parti İlçe Başkanı Ali Güney, dönem dönem eleştirilerde bulunuyor. Zaman zaman Belediye meclis üyeleri de bu türden eleştiriler yapıyor. Tüm bu eleştirilerin muhatabı Belediye Başkanı Fatma Hanımdır. Ancak bu eleştirilere Fatma Hanım kulağını kapatıyor, onun adına bu misyonu üstlenen Basın Danışmanı Cem Şakoğlu veriyor. Bir kere Cem bey, siz Belediye Başkanı mısınız? Onu geçelim siz CHP İlçe Başkanı mısınız? Onu da geçelim siz CHP İl başkanı mısınız? Ya da Belediye Başkan yardımcısı mısınız? Kendinizi gündem de tutmak için mi yapıyorsunuz bu açıklamaları yoksa Fatma Hanımın talimatı mı?
Eğer siyaset yapacaksanız aday olun İlçe Başkanlığı’na her açıklamaya cevap verin. Kaldı ki sizin maaşınız İzmit halkının ödediği vergilerden karşılanıyor. Siz bu maaşı alırken siyasetçi gibi davranamazsınız. Sizin göreviniz Fatma Hanımın haberlerini yazıp servis etmek, programlarını düzenleyip takip etmek, sosyal medyasına bakmak vs vs vs…Yani kısaca basın yayın faaliyetleri. Ancak siz ne iktidar partisinin ne de Başka bir Partinin İl-İlçe Başkanının siyasi dengi, muhatabı ve ona cevap verecek kişi değilsiniz. Gülünç duruma düşüyorsunuz yeter artık…
BAKİ ÖZDEMİR’İN ARDINDAN
AK Parti İl Gençlik Kolları Başkanlığı’ndan istifa eden Baki Özdemir’in bu kararının yankıları sürüyor. Kimlerine göre Özdemir kendisi görevinden af istedi, kimilerine göre Genel merkez istifasını istedi. Bu konuda iddialar çok, söylentiler de çok. En doğrusunu Baki Özdemir ve AK Parti teşkilatı kendisi bilir. Ancak bana göre Özdemir, kendisinden beklenenleri karşılığını veremedi. Umutla seçilmişti, çünkü yıllardır Gençlik Kolları içerisindeydi, Genel merkez MKYK üyeliği yapmıştı, tecrübeliydi, birikimliydi.
Ancak Özdemir bu özelliklerine rağmen her şeyden önce kendisinden önce bu görevi yapan Emre Kahraman’ın gölgesinde kaldı. Kendisi mi çalışamadı, teşkilatlar mı çalıştırmadı mı bunu bilemiyorum. Kimileri parti içinde onu çok sevdi, kimileri iyi anlaşamadı. Gerçek şu ki yeni yaş gününde, görev süresin de bir yılı doldurduğu bir vakitte Özdemir kenara çekildi. Geriye ise kendisinden öncekiler gibi unutulmaz izler bıraktığını söylemek ise doğru olmaz. İktidar partisinde Teşkilat başkanlığı yapmak kolay değil, hele ki şu dönemde hiç de kolay değil. Özdemir’e, bana göre bu süreçte bu gömlek bir beden bol geldi.