Sendikalar ve yönetimleri
Orhan Balcı
Ekonomik sıkıntıların yaşandığı, yönetenlerin çözüm üretmede zorluk yaşadığı bir süreçten geçiyoruz.
İster beyaz ister mavi yakalı olsun çalışanların emeklerinin karşılığını tam anlamıyla alamadığı bu dönemle karşı karşıyayız.
Özellikle ister büyük ister küçük ölçekli fabrikalarda, ister kobilerde olsun üreten işçiler örgütlü olduklarında toplu iş sözleşmeleri yaparak alacakları ücretleri çalıştıkları sektörde ve iş yerinde yetkili olan sendikalar aracılığıyla kendileri belirleme haklarına sahipler.
Örgütlü olan,
Sendikalı olan,
İşçiler bu özelliklerini kullanırken, sendikalı olmayan işçiler ise işverenin vereceği ücreti kabul etmek zorunda kalırlar.
İşçiler için sendikalı olmak bir avantaj olarak kabul ediliyor.
Ülkemizde Türk İş, Hak İş ve DİSK olmak üzere üç büyük Konfederasyon bünyesinde yüzlerce sendika ve onların üyeleri bulunuyor.
Her iş kolunda yüzlerce sendika olmasına karşın ülkemizde çalışanların yüzde 12’si sendikalı olarak çalışıyor.
Kocaeli sanayi kenti olması nedeniyle sendika, toplu iş sözleşmesi, grev, lokavt, işten çıkarma gibi kelimeler gündemimizde hep yer alıyor.
01 Ocak 2025 tarihi itibariyle ilimizde toplu iş sözleşmelerinin görüşmeye başlandığı, Belediyeler, TÜPRAŞ, Metal İş kolundaki fabrikalarda şubat, mart, nisan ve mayıs aylarında imzalanan sözleşmeler de var.
İmzalanmak üzere olan sözleşmelerde bulunuyor.
Şubat ve mart aylarında DİSK’e bağlı Birleşik Metal İş Sendikası’nın örgütlü olduğu iş yerlerinde yapılan sözleşmelerde grev hakkını kullanan iş yerlerinde çalışanlar istedikleri tam olmasa da önemli oranda toplu sözleşmeye imza attılar.
Haklarını alma konusunda önemli adımlar attılar.
Kocaeli’deki İzmit ve Dilovası Belediyeleri’nde örgütlü olan DİSK’e bağlı Genel İş Sendikası toplu iş sözleşmesi imzalandı.
Türk İş’e bağlı Belediye İş Sendikası’nın yetkili olduğu Körfez ve Kartepe Belediyeleri’nde anlaşma sağlandı.
İlk altı ay yüzde 30, ikinci altı ay için yüzde 25 zam yapıldı.
Hak İş’e bağlı Hizmet İş Sendikası yetkili olduğu belediyelerde Gölcük, Gebze Belediyeleri’nde toplu sözleşme aynı oranda imzalarken istenilen orandan çok uzakta kalındı.
Darıca, Çayırova, Başiskele ve Kandıra Belediyesi’nde hala sözleşme imzalanmadı.
Nisan ayının sonlarına doğru yaklaşırken, DİSK’e bağlı Lastik İş Sendikası Özka Lastik’te toplu sözleşme görüşmeleri devam ederken, işçilere sormadan sözleşme imzaladı.
İşçiler imzalanan toplu sözleşmeye tepki gösterdiler.
Lastik İş Sendikası temsilcileri iş yerine gitmezken, kendilerini koşulsuz destekleyen medya mensupları aracılığıyla sözleşmenin önemine vurgu yaptılar.
DİSK’e bağlı Lastik İş Sendikası’nın toplu sözleşme imzalarken üyesine sormaması oldukça ilginç.
Çünkü,
Bugün Alaaddin Sarı’nın oturduğu o koltukta,
Geçmişte,
Kenan Akman (Rahmetli)
Durmuş Ali Yalnız,
Abdullah Karacan (Rahmetli)
Oturmuş bir çok sözleşme pazarlığı yapmışlar, asla böyle bir durum yaşanmamıştı.
Bir başka örnek ise önceki gün Türk İş’e bağlı Petrol İş Sendikası’nın yetkili olduğu TÜPRAŞ’ta yaşandı.
Pazartesi günü işverenin yüzde 30’luk oranına karşı yüzde 70 zam isteyen Petrol İş Sendikası temsilcileri çarşamba günü sabah saatlerinde işverenin verdiği ilk 6 ay için yüzde 35’lik zam oranını kabul edip emekçilere sormadan imza attılar.
Talep edilen oranın yarısına atılan imzalar işçilerin sert tepkisine neden oldu.
İş başı yapmadılar.
İzmit’e yürümek istediler. Polis engel oldu. Fabrika önünde protesto için sabahladılar.
Petrol İş Sendikası yetkilileri ortalarda gözükmedi.
İşveren disiplin sürecini başlatacağını duyurdu ve emekçiler kabullenip iş başı yapmak zorunda kaldılar.
Sendikaların görevi üyesini korumak en iyi koşullarda çalışmasını sağlamak olmalı.
Ancak,
3 konfederasyona bağlı sendikalardan verdiğim örnek sonrasında emekçiler üyesi oldukları sendikaları ve yönetimlerini gözden geçirmeliler.