Bugün ülkenin içerisinde bulunduğu şartların hemen hemen aynısı içerisinde iktidar olmuştu AK Parti. 2001 krizinin gölgesinde yapılan 3 Kasım 2002 seçimlerinde AK Parti’yi iktidara taşıyan avantajları vardı.
Ülke krizin içindeydi, halk ekonomik şartlarda nefes alamıyor, iş yerleri kapanıyordu. 28 Şubat sürecinin etkisi devam ediyor, muhafazakar kesim inançlarına özgürlük istiyordu. Ve en önemlisi 90’lı yılların koalisyon süreçlerinden bıkan ve siyasette yeni yüzler görmek isteyen halkın umuduydu Erdoğan ve kadroları.
Kendisini böyle bir ortamda iktidarda bulan AK Parti’nin o seçim zaferi anasının ak sütü gibi hakkıydı. Çünkü 81 il, binden fazla ilçe, köy köy, mahalle mahalle halkıyla dertlenip, tırnaklarıyla kazı kazıya kazanmıştı AK Parti.
Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak yazdığı başarı hikayesi, sadece okuduğu şiir gerekçesiyle maruz kaldığı hapis cezası ve görevden alınmasının neden olduğu mağduriyetler de eklenince AK Parti için seçim kazanmak zor olmadı.
Bugün Türkiye aynı ekonomik ortamın içerisinde ve hatta daha kötü bir mali tablo var. Vatandaş öfkeli, kızgın, gelirler giderleri karşılamıyor, Türkiye üretemiyor, halk geçinemiyor. Böyle bir ortamda iktidara gelip, bu yapıya sahip insanlardan kendisine taban oluşturan iktidar ise ne yazık ki bunları görmüyor. Mazotun litresinin 30 TL olması utanç vesikasıdır, ama diyorlar ki dünyada da yükseldi…
Vatandaş geçinemiyorum, ekmek alamıyoruz diyor ama ne yazık ki iktidar cephesi bu ülkede yoksulluk yok, aç kalan yok diyor. Halkın enflasyonu yüzde 200, TÜİK’in ayarladığı rakamlar 73… fiyat artışları önlenemiyor, enflasyon yükseldi diyoruz, ancak iktidara göre enflasyon yok, hayat pahalılığı var. Bunun da tek sulusu fırsatçılar…Peki o zaman en büyük fırsatçı elektrik, doğalgaz, taşıma, akaryakıta fahiş oranda zam yapanlar değil mi?
Sorsan hepsi sıkıntıların farkında, ama hiç biri bu sıkıntılara değinmiyor. Sorsan bu sorunları yine onlar çözer, ama her geçen gün daha da kötüye gidiyoruz, yetki elinizde neyi bekliyorsunuz? Zaten artık fotoğraf karelerine de yansıyor manzara, iktidar temsilcileri günlük ziyaretlerinde kendi teşkilat mensuplarını ziyaret ediyor, içerisinden çıktıkları taban umurlarında değil.