19 Mayıs 1919
Kemal Paşa mücadelesinde kararlı. Yapacağım diyor
Bu milleti bu esaret zincirlerinden kurtarıp muasır medeniyet seviyesine ulaştıracağım.
Bu topraklarda doğan çocuk, bir daha kimseye tebaa olmayacak, kendi hür iradesi dışında kimsenin iradesine boyun eğmeyecek
9 Eylül 1922
4 yıl süren mücadele artık bitti. Yunan denize döküldü
Polatlı’dan duyulan düşman sesi İzmir’de kesildi
Kesildi kesilmesine ama Anadolu’nun tek bir adım atacak hali kalmadı artık
Millet aç, perişan, yoksul
29 Ekim 1938
“Nihayet 29 Ekim geldi. O gün Cumhuriyetin 15. yaş günüydü.
Ankara Hipodromu'ndaki törenler öncesinde Celal Bayar Ata'nın orduya mesajını okurken, O, sarayda kısılıp kaldığı yatağında Salih Bozok'a durup durup, 'Ah Ankara... Ah Ankara'ya gidemedik...'diye yakınıyordu. Akşam olunca havaî fişekler gökyüzünü aydınlatmaya ve patırtıları duyulmaya başlandı. Atatürk bu gürültüyle uyandı ve zile basıp sofracı Kâmil'i çağırdı.
'Bu patırtılar nedir?' diye sordu.
Sofracı Kâmil, Atatürk'ü üzmemiş olmak için:
'Gök gürlüyor Paşam' diye yanıtladı.
Atatürk, yanıtın amacını ve saflığını anlayınca dudağının kenarıyla gülümsedi ve:
'Hadi, enayi...' dedi.
Yaverleri ilgililere telefon edip, havaî fişek gösterisinin durdurulmasını istediler. O sırada hiç beklenmedik bir şey oldu. 29 Ekim törenlerinden dönen Kuleli Askerî Lisesi öğrencilerini taşıyan vapur Dolmabahçe önünden geçiyordu. Öğrenciler vapurdan, 'Atamızı görmek istiyoruz' diye bağırdılar. Ardından da İstiklal Marşı'nı ve 10. Yıl Marşı'nı söylemeye başladılar. 'Çıktık açık alınla/10 yılda her savaştan' dizeleri Dolmabahçe'nin hüzünlü duvarlarında çınladı.
Kılıç Ali, hemen pencereye koştu
'Atatürk'ün mütees ki 'Varol... Yaşa...' sesleri göklere çıkıyor, gençlerin bu coşkun tezahüratı etrafı çınlatıyordu. Geri çekildim. Kapının önündeki paravanın arkasından Atatürk'e baktım. Yatağında doğrulmuş, oturuyordu. Atatürk, gözyaşlarını daha fazla tutamadı. Yanındakiler, son düşmanı ölümle savaşan bu kudretli adamın ilk kez o gün ağladığını gördüler.''
Eski bir vapurla yol alıp gittiği
Samsunda başlattığı mücadele bitmiş, halkını getirebildiği en yüksek refah seviyesine getirmişti.
O eski vapurun yerini şimdi yenileri almış, içini de çağdaş cumhuriyet gençleri doldurmuştu.
Mutluydu Kemal Paşa
Daha ne isterdi ki bir lider
Düşman tahakkümü altındaki topraklardan dünyaya örnek bir cumhuriyet çıkarmıştı.
Yetiştirdiği örnek olduğu gençlik onu anlıyordu, onun yolundan gidecekti.
3 Şubat 2022
Samsun’da Atatürk Anıtı'nın bulunduğu park alanına araçla giren bir grup halat bağlayarak anıtı yıkmaya çalıştı.
23 Haziran 1919’da Mustafa Kemal’in, Damat Ferit tarafından görevinden azledildiği ve görüldüğü yerde tutuklanma emri verildiğinde fikirlerini yıkabildiler mi?
Milli mücadele taraftarları hain ilan edildiğinde yıkabildiler mi?
Cumhuriyet’i kurup içerdeki hainlerle mücadele ederken yıkıldı mı Atatürk’ün fikirleri.
Menemen’de Kubilay’ın başını kestiklerinde yıkıldı mı ki?
Siz bir heykelini yıkınca fikirleri yıkılsın...
“Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.”