BIST9.350,01 %0.41
USD39.4117%0,16
EURO45,5829 %0.11
ALTIN4.305,13 %0.48

Bayramların güzelliği

İsmet Çiğit

Abone OlGoogle News
10 Haziran 2025 00:03

İnsan yaş aldıkça bayram günlerinin neden çok önemli olduğunu daha iyi anlamaya başlıyor.

Milli bayramlar (29 Ekim, 23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos) benim için hep önemliydi. Dini bayramlar ise yaşlandıkça çok daha değerli hale geliyor.

Milli bayramlarda, bu ülkenin nasıl çok zor durumdayken büyük kahramanlık ve fedakarlıkla kurtarıldığını anlıyor ve kurtaranları anıyorsunuz.

Dini bayramlarda (Ramazan Bayramı, Kurban Bayramı) ise, artık büyümüş ve dağılmış durumdaki ailenizin, ailenin büyüğü olarak sizde toplanmasından çok büyük keyif alıyorsunuz.

“Torun” statüsünde yaşadığım bayramları hatırladım… Mutlaka İhsaniye’ye (Tatar köy) dedem Mehmet Uzuner’in (annemin babası) evine giderdik.

Büyük dayım Fevzi Uzuner (Harb-İş başkanıydı), o tarihte tedavülde olan en büyük banknotun en gıcır halinden bir tane hazırlamış olur, elini öptürüp verirdi. Dedem, “Acente Mehmet” diye anılırdı. Körfez hattında çalışan Denizcilik İşletmesi vapurlarının Gölcük Kavaklı iskelesi acentesiydi. Beni iskeleye götürür, vapur yolcularına bilet kesmesine yardım ederdim.

1960’lı, 70’li yıllar. TV, cep telefonu, doğalgaz falan demiyorum. İhsaniye’de elektrik yok. Bayram sabahı kurbanlar kesilir, kuzine ocağında yemekler pişer, gece yer yatakları serilir, mum ışığında uyurduk. Sabah anneannem beni ahıra süt sağmaya indirir, inek sütüyle bakracı doldurduktan sonra kümesten taze yumurtaları da alıp eve gelirdik.

O zamanlar benim için çok güzel değişikliklerdi ama çok önemli değildi. Şimdi anlıyorum ki, dedem için, anneannem için falan ne kadar önemliymiş.

Torun statüsünden sonra “Evlat” statüsünde babamın evinde toplandığımız bayramları bilirim. Bütün ailesini, evlatlarını, gelinleri, torunları bayram sabahı evinde toplamış babamın, annemin ne kadar mutlu olduklarını şimdi daha iyi anlıyorum.

Laf nereye geliyor anladınız sanırım. Bayram günü iki gelinim, bir torunum bendeydi. Çünkü artık en büyük benim. “Torun” statüsünde “Acente Mehmet’in kucağında” geçen bayramlardan 50-60 yıl sonra “Dede” statüsünde torunu Ekin Alp’i kucağına alan İsmet…

Büyük keyifmiş. Artık bu bayramları daha çok seviyorum. Geçmişte ben pek umursamazdım. Ama şimdi benimkiler bayramda bana gelmeyecek, ortalığı dağıtırım. Anlayın, insan yaşlandıkça hayat felsefesi nasıl değişiyor.

Bayramın birinci günü gelinlerle sohbet, torunla oyunlar güzel geçti. İkinci gün, değerli mesai arkadaşımız Orhan Balcı’nın annesinin cenaze töreni için Fevziye avlusundaydık.

Bir İzmitli olarak Fevziye avlusuna gitmek, mutlaka ortada bir cenaze töreni olduğu için insana hüzün veriyor. Ama bir yandan da insanın içini açıyor. Tuğrul beni camiye getirdi, avluda musalla taşlarının yanındaki banka oturttu.

Ne çok insanla bayramlaştım anlatamam. Geçen hafta bir ara sürtüştüğümüz Adem Turgut bile geldi, bayramlaştık. Medeni adam Adem Turgut. Adem’le birbirimize sarılıp bayramlaşırken, çevremizdeki bütün insanların bize dikkatle baktıklarını hissettim. Ne yapacaktık, yumruklaşacak değildik ya.Adem’in büyüğe saygısını, medeni tavrını takdirle karşıladığımı belirtmek isterim.

Hikmet Erenkaya ile uzun süre sohbet ettik. Haydar Akar ile belki yıllar sonra bayramlaştık. Fatma Kaplan Hürriyet geldi. Cenaze sahiplerine taziye verdikten sonra beni gördü, yanıma geldi. Kim ne derse desin. Fatma Hanım’a ben kıyamam. Samimiyetle bayramlaştık, birbirimize iltifat falan. Çevremiz çok kalabalık olmasa, “Sayın başkan şu çöp işine biraz önem ver” derdim ama orası yeri değildi.

Bayramın üçüncü günü, bütün gün evdeydim. Gelen giden de olmadı. Filenin Sultanları’nın Çin’i yenişini izledim. Bu şehrin çok değerli büyüğü Mustafa Pehlivan’ın vefat haberine çok üzüldüm. Ama Mustafa Ağabey de ayaklarından çok çekmişti, beni anlayışla karşılar. Ayaklarım hala kötü Pehlivan ağabeyi uğurlamaya gidemedim.

Dün, siz bayramın 4. gününü kutlarken, ben bu yazıları yazıyordum.

Gelecek Ramazan Bayramı ne zaman? Torunum elimi öpmeye ne zaman gelecek? Gelecek Ramazan Bayramı’nda el öpen toruna kaç para bayram harçlığı vermek lazım? Acaba bayram ikramiyesi yetecek mi?

Biz artık bunları düşünecek yaştayız. Gençlere tavsiyem; bayramlarda büyüklerinizi sakın ihmal etmeyin.

Yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.600 karakter kaldı
×

Bu sayfalarda yer alan yorumlar kişilerin kendi görüşleridir.
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde mavikocaeli.com.tr’nin görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır.
Yazılanlardan mavikocaeli.com.tr sorumlu tutulamaz.

0 Yorumlar

    İsmet Çiğit

    mavikocaeli.com.tr köşe yazarı

    Tüm Yazıları