Gelecek Partisi Genel Başkanı ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bir TV programında yaptığı açıklamalar siyasetin gündemini meşgul etmeye devam ediyor. Sözü hiç uzatmadan kitabın ortasından konuşmak gerekirse, Davutoğlu iktidar partisinde siyaset yapsaydı eğer Millet İttifakı’na bu kadar zarar veremezdi. Çünkü Davutoğlu öyle konuşmalar yapıyor ki, zannedersiniz hala Başbakan ve yüzde 51 oyu var.
Ahmet Bey sınırları zorlayan konuşmasında Altılı masa liderlerinin Cumhurbaşkanı yardımcısı olacağını ve daha da ötesi seçilecek Cumhurbaşkanı’nın liderlerin onayını almadan hiçbir iş yapamayacağı garabetini açıklamıştı. Bu sözler masada alınan bir karar mı yoksa Ahmet beyin hayal dünyasında arzu ettiği bir duygu mu bilmiyoruz. Ancak uçuşta bir hayli yükseğe gitti muhtemel.
Bununla beraber Ahmet bey, Altılı masayı adeta tehdit eden ve aba altından sopa gösteren bir cümle de kullandı. Küsuratlı partilerin Cumhurbaşkanının yönetmesinin saçmalığı üzerindeki ifadelere çıkışan Davutoğlu, küsuratlı partilerin ittifakta yer almaması halinde iktidarın değişemeyeceği sözlerini kullandı. Yani Ahmet bey, kendilerine koltuk ya da Bakanlık verilmezse masayı dağıtacaklarını söyledi.
Sayın Davutoğlu kendini hala daha Başbakan zannediyor sanırım. Bununla birlikte Başbakanlığı’nın kendinden menkul olduğunu zannediyor. Yani iki seçimde alınan Yüzde 40 ve 49’luk oyun kendine ait olduğunu zannediyor. O oylar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şahsında AK Parti’ye verilen oylardı. Birisi bu durumu lütfen kendisine izah etsin. Üstelik sayın Davutoğlu’nu AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan yapan da Erdoğan’ın kendisiydi.
Görevden alınış biçimi son derece yanlıştı, bu ayrı bir konu. Hatta görevden alınış şekline ben de kızdım ve halen daha bir Başbakanın bu şekilde görevinin son bulmasını doğru bulmuyorum. Ancak o oylar Ahmet beyin şahsına olsaydı eğer bugün anketlerde oyu yüzde 1’in altında görünmezdi.
Zaten Altılı masanın ittifak buluşmalarında paylaşılan fotoğrafların hepsinde Ahmet beyin konuştuğuna şahit oluyoruz. Sayın Davutoğlu gerçekten konuşmayı çok seviyor. Ancak masada biraz diğer liderlere de söz hakkı tanımalı, masada oyu en çok olanların da fikirlerine de değer vermeli. Ve Ahmet bey şunu bilmeli ki bu ülkeyi seçilecek Cumhurbaşkanı yönetecek, azınlığın çoğunluğa tahakkümü kabul edilemez. Demokrasilerde çoğunluk azınlığın hakkına saygı duymalı anlayışıyla hareket edilmelidir.