CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, gelen zamlara gösterdiği tepkiyi sonuna kadar destekliyoruz. Kılıçdaroğlu’nun bu konuda verdiği mücadeleyi de halkın büyük bir kısmı takdir ediyor. Yapılan elektrik, doğalgaz, akaryakıt, gıda başta olmak üzere tüm zamların toplumun tamamını etkilediği inkar edilemeyecek bir gerçek. Bu zamların durması ve hatta geri alınması için gösterilen tepkiler de vatandaş olarak hakkımız.
Ancak bazen ipin ucu öyle bir kaçıyor ki, verilen haklı mücadeleler yara alıyor. Türkiye’de son yıllarda gündemi CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun belirlediği inkar edilemeyecek bir gerçek. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti’nin uzun yıllar en iyi yaptığı işi elinden alan Kılıçdaroğlu, son birkaç günün de gündemini belirleyen isim oldu. Gerçi CHP örgütleri bu gündem belirleme konusunda Kılıçdaroğlu’na ayak uyduramasalar da Kemal bey yine gündemin tepesinde.
31 Aralık’tan sonra gelen elektrik faturalarını ödemeyeceğini açıklayan Kılıçdaroğlu, vatandaşlara da bu konuda çağrıda bulundu. İşçisinden esnafına, sanayicisinden emekçisine herkesi mağdur eden elektrik zammına karşı fatura ödememek çare mi? Asıl sorulması gereken soru bu. Kemal bey belki kendince haklı bir tepki gösteriyor ancak bunun vatandaş tarafından uygulanması pek mümkün değil. Zira 2 ay sonra bu elektrik dağıtım şirketleri, fakir fukara dinlemeden tepemize binecek, ihtarnameler çekecek ve sonra elektriğimizi kesecek. Elektriği kesilen vatandaş kış günü de soğukta kalacak doğalgazdan da mahrum kalacak. Halkın buna dayanabilecek gücü yok. Ne karanlıkta kalmaya tahammülümüz ne de soğukta yaşamaya mecalimiz var.
Hadi diyelim de karanlıkta ve soğukta kalmayı göze aldık, faturaları ödemedik. Peki Kemal bey ödememek yanımıza kar kalacak mı? Yine bu söz konusu elektrik dağıtım şirketleri bizleri mahkemeye verip haciz yoluyla ve üstelik faiziyle bu fahiş faturaları bizden çıkaracak. Keşke fatura ödememek çözüm olsa, keşke enerji kullanmamak çözüm olsa ama değil.
Sayın Kılıçdaroğlu bir ay değil, bir senede fatura ödemese sorun değil. Geceliği 100 Bin Dolar olan otelden videolar çeken Kılıçdaroğlu faturayı ödemeyebilir ama bizim öyle bir lüksümüz yok. Fakir fukaraya sahip çıkabilecek kimsesi olmadığı için elindeki avucuyla veznenin yolunu tutacak. Evet tepkisinde haklıdır, evet bu zamlara karşı mücadele etmek, bir şeyler yapmak gerekli. Ancak sahada uygulanamayacak bir protestoyla çözüm bulunması imkansız.
Bu konuda başta muhalefet partileri olmak üzere tüm sivil toplum kuruluşları, üretenler, emekçiler birlikte hareket ederek tepkisini her platforma dile getirmeli. Milletin vekilleri mecliste bu konuyu yüksek sesle konuşmaya devam edip, sosyal medya gündeminden bu konuyu düşürmemeliyiz. Vatandaşta sokakta, parkta, lokantada, kısacası her yerde, özellikle de iktidar temsilcilerini gördüğü her ortamda konuşup çözüm istemeli. Aksi halde fatura ödememek çözüm değil, yeni sorunların başlangıcıdır.