Gebze’de gazetecilik mesleğinde 30 yılı devirmiş Ercan Sarıçam’ın ilk kitabı ‘Malta Gezgini’ Gebze Basını ile buluştu.
Son dönemde spor alanına yaptığı yatırımlar, sosyal etkinliklere verdiği desteklerle adından sıkça söz ettiren Şener Yılmaz (Şener GYD) kitabın baskı maliyetini üstlendiği için bir süredir rafta olan kitap, ilk baskısını gerçekleştirdi.
Tanıtım lansmanın da Ercan Sarıçam, kitap içeriği ile ilgili konuşurken, “hepimiz birer mahkum adayıyız” dedi ve mahkum olmak için bazen hiçte suç işlemeniz gerekmeyebilir türünden örneklemeler yaparak, kitabında da buna dair somut örneklerin olduğunu söyledi.
Kitabı henüz okumadım, Ercan Sarıçam’ı 4 ayı aşkın süre mahkum bırakan suçun da ne karşılığını, ne de içeriğini bilirim, ama bildiğim bir şey var ki, sayın Sarıçam’ın, “mahkum olmak için illa ki suç işlemeniz gerekmiyor” cümlesinin doğruluğudur.
7 yıl önce hayati tehlike atlattığım ve boynumda ki kırıklarla yaşama tutunduğum elim kaza sonrası iş yerimizi 6-7 ay öylece terk etmek zorunda kaldık, sağlığımıza dair yaşamsal mücadele verirken, diğer her şey önemini kaybedebiliyor.
O süreçte nasıl olduğunu hala bilmediğimiz bir şekilde şirket evraklarımız üzerinden 17 tane farklı telefon numarası temin edilmiş ve bu hatlarla dolandırıcılık yapılmış.
Dolandırılan vatandaşlardan birisi de Balıkesir’de rahmetli olmuş bir amca.
Ağır Ceza’da yargılandık, 3 yıl süren dava sonrası beraat ettik ama o süreçte avukat tuttuk, Balikesir’e 3 kez gittik-geldik, yaptığımız masraf, çektiğimiz eziyet yanımıza kar kaldı. (Bu davaya ilişkin sayın Sarıçam’ın da Malta Gezgin’i kitabını kaleme aldığı dönemlerde cezaevinde ifadesi alınmış)
Ama bu kadar mı değil tabi, bir akşam üstü, gazeteci bir dostumuzla geziyoruz, uygulamaya denk geldik, arabasından silah çıktı.
Silaha meraklı dost, ruhsat almak içinde başvuruda bulunmuş, aldığı bu silahın da durumundan haberdar değil, silah ruhsatı yanacak diye panik olurken, ben de gayri ihtiyarı, silahla, suçla işim yok ya, ‘benim diyelim silah’ diye bir şey söyledim.
İşlem benim üzerime yapıldı, 500 lira cezası var, ödedik, 6 ay sonra mahkemeden davet, silahla bir iş yeri kurşunlanmış, arkadaşım, ‘silah onun değil benimdi’ dese de, inandırıcı bulunmadı, şansımıza kurşunlanan mekan bizim dostumuzun mekanı ve davacı olmadı, bizim böyle bir şey yapmayacağımızı söyledi, oradan da beraat ettik ama bunların hepsi de dosya, sicil oluşturdu.
Sonra yine başka bir durum ve mahkeme, mahkumiyet, bir anda kendimi gangster, suç makinesi gibi bir şey sandım.
Şimdi tam olarak bilmiyorum, Malta Gezgin’i kitabında bu tür örneklerden kaç tane var, neleri gözlemlemişim sayın Sarıçam ama ben kendi yaşadıklarımdan gördüm ki, evet ya, ‘bazen hiç suç unsuru yokken de, mahkumiyet doğabiliyor’, sanırım ‘kader mahkumu’ dedikleri de bunlar olsa gerek.
Sarıçam’ı seversiniz, sevmezsiniz, tarzını, tipini, yazılarını, beğenirsiniz yada beğenmezsiniz ama kitabına ilişkin söyledikleri bence son derece gerçekçi ve doğru şeylerdir, eminim ki, çok da doğru ifadelerle, önemli olaylara değinmiştir, kitap sever, okuma merakı olan herkesin bu kitabı okumasını tavsiye ediyorum.
Ulaşmak da kolay zaten, internet sitelerinde ve kitapçılarda Malta Gezgin’i kitabına ulaşmak mümkün, internetten de sipariş imkanı var, şimdiden keyifli okumalar.