Evet, Türkiye’nin yine merakla beklediği bir ekonomik veri daha dün açıklandı. Deyim yerindeyse şapkadan sürpriz bir şapka çıktı. TÜİK sağolsun, az daha Aralık ayı enflasyonunu eksilere düşürecekti ve bize üste alacaklı duruma gelecektik. Yıllık bazda ise TÜİK enflasyonu 20 puan birden düşürerek öyle zannediyorum ki bir gelişmeye aday ülkenin oranlarını bizle paylaştı.
Aralık ayında açıklanan enflasyon verileri her zaman nemlidir. Zira, Memur ve emekli maaşlarının belirlenmesinde en önemli veri Aralık ayında açıklanan rakamlardır. TÜİK’e göre Aralık enflasyonu yüzde 1, Yıllık bazda ise yüzde 64 imiş. Peki bu rakamlara halkımız inandı mı? Bu ülkede enflasyonu iliklerine kadar hisseden hiç kimse inanmadı.
TÜİK’in açıkladığı bu rakamlara sağ duyulu ve aklı başında olan hiç kimse inanmaz ve inanmadı da. Amaç burada seçim öncesi suni veriler ortaya çıkarıp, maaş zammını düşük göstermekti. Bu verilerde çalınan her rakam, maaşlarımızdan çalınan ücretler olarak karşılık budur. İşte bir ülke ancak böyle yoksullaşır.
Yıllık rakamın yüzde 64 olması kabul edilir gibi değil. Yahu yeniden değerleme oranı bile bu ülkede yüzde 122 olarak açıklandı. Devlet bile harç, ceza, resmi ücretlerde iki katından fazla zam yapmışken, enflasyonun yüzde 64 olduğunu iddia etmek bu milletle alay etmektir. Soruyorum sizlere geçen sene 100 TL aldığınız hangi ürünün fiyatı 164 TL oldu. Hepimiz biliyoruz ki, bu ürünlerin fiyatını 2-3 katını geçti.
Yazık değil mi bu milletin cebinden çalınan her kuruşa. Haksızlık ve adaletsizlik değil mi bu. Neredeyse eksi enflasyon gösterecek TÜİK’in yöneticileri bu milletin gözüne nasıl bakıyor? Çarşıya, pazara çıktığımızda, markete gittiğimizde bir etiketlere bakamıyoruz. Sadece geçen ay ilaç fiyatlarına yüzde 36 zam geldi, eczanelere mecburiyet dışında yanaşamıyoruz. Elektronik ürünlerine yüzüne bakılmıyor, yuva girecek çiftler ev kurmakta zorlanıyor. Asgari ücretli, dar gelirli, emekli geçinemiyor. Türkiye’nin ahvali böyle iken enflasyon düştü demek bu milletle dalga geçmektir.
TÜİK bu ülkede inandırıcılığını kaybedeli çok olmuştu zaten. Ancak artık yapılan bu son açıklamalar hak gaspı boyutuna noktasına gelmiştir. Bir yandan ENAG’ın açıkladığı rakamlar bir yandan İTO’nun verileri de ortada. Bu milletin alın teriyle dalga geçmenin, hak gasplarının bir bedeli olacaktır elbet.